ahh
kalbim gece gece
geçe
geçe içinden
kalktım
geldim sana ki yeşil
akıyor
içim dışım
yeşil
akıyor ellerimde biten her yeşil
göğsüm
yeşil her atımı adın
her
adımımda yeşil akıyor ömrümün kabı
girelim
düş kapısından ki hep ordayım
ordayım
del del oldum sana
dellendim
yeşil
açıl
kapan açılıyor sır
sana
uçuyor harım, sana tütüyor
ver
büyü
içimde yeşil
büyüt
içimde yeşer
yeşersin
içimde adın ki hep ordasın
yeşil
daha nasıl yeşerir öğrensin yeşil
al
diyorsun; yazmamsın, çizmem sen
azmam
diyorsun
alıyorum
al veriyorum yeşil
büyüyoruz gitgide göğe
göğe var büyüyoruz göğe yok
fasulyenin dibine ekiyoruz aşkı
devin koynuna
karnına, kanına giriyoruz sonuna kadar
zaman başka orada, hiç bitmiyor
küçüldükçe yaşımız yaşardıkça
dalımız yaprağımıza küçüldükçe büyüyor yeşil
biz hangi harften başlıyoruz yüzmeye
tel tel olmalara seğiriyoruz
ah
kaç dört kovalıyor bizi kaç beş
kaç
beş şeşle şaşı gir şaşır
gövdemi
şaşır giryanımdan tut
inimi
şaşır çık'ımdan
kuzeyimi
sen al ben güneyleyim
şahremden
ak
sel
sel olalım selimiz yeşil
dört
defa dört beş sayalım, beş olsun altı
altıda
bir, bir defa yedi
yedi
kat gökte bul önüm arkam sobe de uçur
inliyorum
sana sürgünüm yeşil
sürgün
sür, sefan olsun tersine
tersine
çevirtelim tüm anlamları
kaç
kez inip inip kalkıyor göğsüm
kaç
dil birleşiyor batısından doğudan
rumdan
rumi'den romdan rakıdan
kaç
sel öpüşüyor denizler mayi
sen
olup teninde hep ben olup
bal
olup böcek olup
bir
olup pir oluyor algımda
ve
tüm yollar sana çıkıyor en çok
hazinesine
çıkıyor o dev damlanın
indikçe
iniyor, çıkılıyor indikçe
ki
orası git git bitmeyen bir yol
güneş
hep yeşil...
aynur
uluç
